Biyopsi nedir?
Biyopsi, hastalıklara tanılamak amacıyla vücudun farklı bölgelerinden doku ve hücre örneği alınarak mikroskop yardımıyla laboratuvar ortamında inceleme işlemine verilen isimdir. Farklı şekillerde yapılabilen biyopside, açık veya kapalı ameliyat yapılarak doku örneği alınabildiği gibi günümüzün modern tıbbi cihazları sayesinde daha kolay bir şekilde işlem yapılarak da biyopsi yapılabilmektedir. Biyopsi işlemlerinde sadece doku örnekleri alınmaz, bunun yanında vücutta bulunan istenmeyen dokunun tamamen çıkartılması amacı ile de yapılabilen bir işlemdir. Bu nedenle şu açıklamayı yapmak yerinde olacaktır.“Biyopsi, vücudun farklı yerlerinde oluşan tümörleri değerlendirmek ve kanserin hangi evrede olduğunu saptamak için kullanılan tıbbi bir yöntem olmakla birlikte vücutta istenmeyen dokunun tamamen çıkartılması için de kullanılabilen bir yöntemdir.” Karaciğer biyopsisi neden yapılır? Karaciğer hastalıkları, sadece organın belli bir bölümünde oluşan veya tümörün karaciğerin belli bir bölümünü ele alması olarak değerlendirilemez. Parankim hastalığının yaygın olması durumu, karaciğerde en tehlikeli kanser türü olarak görülmektedir. Yani bu durumda tümör hastanın karaciğerini tamamen kaplamış durumda demektir. Bu tip durumlarda karaciğer biyopsisi yapmak, en doğru sonucun elde edilmesine yardımcı olacaktır. Bunun haricinde bilinmeyen enzim yüksekliği (etiyoloji) durumlarında da biyopsi yapılmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Daha önceki yazılarımızda da aktardığımız gibi biyopsinin yapılmasının amacı, bir hastalığa (kanser) neden olan etkenlerin çözümlenmesi ve buna göre uygun tedavi yönteminin belirlenmesidir.
Bazı karaciğer hastalıkları, önceden belirti vermez, kanserin ortak özelliklerinden biri başlangıç aşamasında sadece organ içerisinde veya belli bir bölgede büyümesidir. Bu da ön muayene veya tesadüfi bir durumda kanserin anlaşılması haricinde anlaşılabilecek bir durum değildir. “Nedeni bilinmeyen ateş” birçok hastalığın ve kanserin habercisi olarak kabul edilmektedir. Karaciğer kanseri değerlendirmesinde de önemli bir yere sahip olan “nedeni bilinmeyen ateş” durumlarında yine biyopsi yapılmaya ihtiyaç duyulabilmektedir.
Karaciğer biyopsisi, temel olarak bazı nedenlerden dolayı yapılsa da geniş anlamda değerlendirildiğinde birçok nedeninin olduğu görülecektir. Yapılmasındaki sık nedenlerden biri Radyolojik olarak tespit edilen fokal veya diffüz anormallikler durumudur. Kanseri değerlendirmek ve anormalliklerin hangi evrede olduğunu saptamak amacıyla yapılan biyopsi, daha kesin ve ayrıntılı sonuçlar verdiği için tercih edilen bir yöntem olarak kullanılmaktadır.
Kanserlerin evrelenmesi, kanserden kurtulmak ve tedaviye olumlu cevap verebilmek adına en önemli ayrıntıdır. Günümüzde kansere yakalanan insanların genelinde erken evrede tanı konulması durumunda kişinin sağlığına yeniden kavuştuğu görülmektedir. Karaciğer biyopsisinin yapılmasındaki bir diğer amaç da budur. Prognozu değerlendirmek yani kanserin hangi evrede olduğunu değerlendirmek amacı ile yapılan bir işlemdir.
Kanser hastalıkları, dünyada en yaygın olan hastalıklarla olmakla birlikte ölümle sonuçlanma noktasında diğer hastalıkları çok fazla gerisinde bırakmaktadır. Karaciğer kanseri de ölümcül kanser türlerinden biri olup erken dönemde tanılanarak tedavi gerektirmektedir. Modern tıp dünyasının ciddi anlamda kanserlere karşı attığı adımlar sayesinde bu tip hastalıklardan kurtulmanın da mümkün hale geldiğini belirtmemiz gerekir. Ancak uzman doktorlar, kanserden kurtulabilmenin en kolay yolunun erken dönemde tanılanması ve uygun tedavi planının başlatılması olarak değerlendirmektedir. Karaciğer biyopsisi yapılmasının bir diğer amacı da budur. Yani uygun tedavi yönteminin belirlenebilmesi için yapılan değerlendirmelerden yola çıkmak gerekir.
Tüm bu saydıklarımızdan sonra “karaciğer biyopsisi neden yapılır?” sorusuna maddeler halinde cevap verebiliriz. Karaciğer biyopsisi, şu hastalıkların tanısı amacı ile yapılır;
- Akut ve kronik hepatit
- Kolestatik bozukluklar
- Yağlı karaciğer hastalığı
- Vasküler hastalıklar
- İnfiltratif veya depo hastalıkları
- Granülomatöz hastalıklar
- Wilson hastalığı
- Alfa-1 antitripsin eksikliği
- Tirosinemi
- Amiloidosis
Yukarıda saydığımız hastalıkların tanılanmasında kullanılan biyopsi, bunlardan çok daha fazlasında da kullanılmaktadır. Ancak temel olarak şunu söyleyebiliriz;
“Karaciğerde oluşan hastalıkları değerlendirmek, tanı koymak, teşhis etmek ve buna göre uygun tedavi planının yapılabilmesi için karaciğer biyopsisi yapılır.”
Karaciğer biyopsisi nasıl yapılır?
Karaciğer biyopsisi yapılacak hastanın biyopsi yapılacak bölgesi öncelikle antiseptik ile temizlenir. Hasta sırt üstü yatırıldıktan sonra biyopsi iğnesinin girileceği yer kadar lokal anestezik ilaç enjekte edilir. Biyopsi iğnesinin rahat girebilmesi için karın derisi üzerine küçük bir kesi atılır. Daha sonra iğne ile hastanın karaciğerinde oluşan tümöre ulaşıncaya kadar iğne takip edilir. Bu işlemler, monitörden incelenir ve hastanın güvenliği adına gerekli müdahaleler anında yapılır. Bu nedenle karaciğer biyopsisinin zararlı ve güvensiz bir yöntem olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz. Tüm bu işlemler bittikten sonra biyopsi iğnesi ile karaciğere girilir ve ince bir doku alınarak işlem tamamlanır.İkili iğne biyopsisi
Bazı hastalarda biyopsi işlemi “ikili iğne sistemi” adı verilen teknikle yapılır. Bu yöntem hasta güvenliği açısından daha iyidir. Deriden karaciğere iğne ile tek giriş yapılarak işlem tamamlanır. Bu yöntem ile ek olarak kullanılan iğne ile girilerek karaciğerden birden fazla örnek alınabilmektedir. Bu işlemin yapılmasının nedeni, diğer yöntemde yapılan biyopsi de alınan parçanın yetersiz kalması durumunda işlemin tekrar etmesi gerekmektedir. Ancak bu yöntem ile fazla örnek alınabildiği için yeniden biyopsi yapma gereksinimi duyulmaz.Karaciğer iğne biyopsisi yapılırken bazı hastalarda kanama riski olduğu için özel bir iğne sistemiyle boyun toplardamarlarından karaciğere ulaşılarak parça alınmaktadır.
Karaciğer biyopsisi öncesi hazırlık
Karaciğerde oluşan hastalıkların tanılanması amacıyla yapılan karaciğer biyopsisi öncesinde hastanın bazı konularda bilgi sahibi olması önemlidir. Ne şekilde hazırlanması gerektiği, doktorun hangi konularda bilgilendirme yapacağı ile ilgili bilgilere sahip olması, daha rahat bir işlemin yapılmasına yardımcı olacaktır. Karaciğer biyopsisi için hastane ve doktorların yapması gereken hazırlık aşamaları şu şekildedir;- Biyopsi öncesi hastalara takip ile ilgili bilgi verilir.
- Biyopsi öncesi hastalara hangi tetkiklerin yapılacağı ile ilgili bilgi verilir.
- Biyopsiyi kimin ve nerede yapacağı ile ilgili bilgi verilir.
- Uygulamanın ne kadar süreceği ile ilgili bilgi verilir.
- Uygulama öncesi ve sonrası oluşabilecek komplikasyonlarla ilgili bilgi verilir.
- Biyopsiden sonra hastanın ne zaman taburcu olacağı ile ilgili bilgilendirme yapılır.
- Hastanın biyopsiden sonra ne kadar sürede gündelik yaşamına dönebileceği ile ilgili bilgi verilir.
- Tüm bunlardan sonra hastaya “bilgilendirme formu”nu okuduğuna dair imza attırılır.
Karaciğer biyopsisi yaptıracak hastanın da dikkat etmesi ve bilmesi gereken bazı önemli bilgiler bulunmaktadır. Bunları da şu şekilde sıralayabiliriz;
- Biyopsi yapılmadan 12 saat öncesinden hastanın aç kalması gerekmektedir.
- Safra kesesinin boşaltılması için hastanın hafif yağlı bir kahvaltı yapması gerekir.
- Hasta biyopsiden sonra taburcu olduğunda, hastaneye 1 saatten daha fazla mesafeden daha fazla gitmemelidir (ilk 24 saat için).
- Hasta biyopsiyi takip eden ilk 24 saat içerisinde 5-8 kg. arasında ağırlık kaldırmamalıdır.
- Doktorun önerisine bağlı olarak hasta 24 saat sonra banyo yapabilir.
Karaciğer biyopsisinden sonra yapılması gerekenler
Karaciğer biyopsisinden sonra hastanın ve biyopsi yapılan hastanenin dikkat etmesi gereken önemli bazı detaylar vardır.Biyopsi yapıldıktan sonra hasta 24 saat hastanede gözetim altında tutulur, hastanın nabzı ve tansiyonu sürekli olarak kontrol altında tutulur. Hastalar, karaciğer biyopsisinden sonra 2 saat boyunca sağ yanları üzerine yatarak istirahat etmelidir. Hastanede kalınması gereken süreden sonra hastanın kendini zorlamaması kaydıyla gündelik yaşamına dönmesinde herhangi bir sakınca yoktur.
Karaciğer biyopsisi komplikasyonları nelerdir?
Genel olarak çok ağır komplikasyonlar olmasa da görülebilen bazı durumlar söz konusudur. Uzman doktorların yaptıkları değerlendirmeye göre biyopsiden sonra sık karşılaşılan komplikasyonlardan biri kanamadır. Bu durum, aşağıdaki şekilde değerlendirilmektedir.Kanama
Biyopsinin en önemli komplikasyonları arasında değerlendirilen kanama, miktarına göre hastanın risk altında olduğu değerlendirmesini ortaya çıkartmaktadır. Kanamaların belli bir oranda olması normal karşılansa da ağır ve sürekli devam eden bir kanama durumu söz konusu ise hastaya müdahale edilmesi gereklidir. Kanama ile birlikte görülebilen bazı komplikasyonlar şunlardır;- Vital bulgularda değişim
- Radyolojik olarak intra-peritoneal kanama bulgusu (bu tip durumlarda cerrahi müdahale değerlendirmesi yapılır).
- Perkutan biyopsi sonrası olguların %20’sinde intra veya perihepatik kanama görülebilir.
Karaciğer biyopsisi sonrasında görülen komplikasyonlardan en risklisi olan kanama, yukarıda da değindiğimiz gibi kanama süresine ve miktarına göre değerlendirilmektedir. Normal olarak kabul edilen kanamalar ilk 2-4 saat içerisinde görülmektedir, bu sürenin aşılması durumunda müdahale gerekebilmektedir. Yapılan değerlendirmelere göre karaciğer biyopsisinde 500 biyopsiden birinde kan transfüzyonu görülmektedir.