23.02.2020  |  Yazar: Özkan Korkmaz

Kademeli olarak ilerleyen ve erken dönemde belirti vermeyen bir hastalık türü olan Parkinson hastalığı, çoğu zaman geç fark edildiği için kişilerde yaşam kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. 

Uzmanlar, Parkinson taraması yaptıran kişilerin yaşam kalitesinin daha yüksek olduğuna dikkat çekerek, bireylerin bu konuda bilinçli şekilde hareket etmeleri gerektiğini vurguluyor. 

Parkinson hastalığı nedir?

Dopamin üreten beyin hücrelerinin kaybıyla ortaya çıkan Parkinson hastalığı, daha çok 60 yaş üstü kişilerde görülebilen bir hastalık olmakla birlikte genetik yatkınlık durumunda daha erken sürede de görülebilen bir hastalıktır.

Sinsi bir şekilde ilerleyen ve erken dönemde belirti vermeyen bir hastalık türü olması, bireylerin dikkatli olmasını gerektirmektedir. Beyinde dopamin sentezleyen “substantia nigra” adı verilen bölgede bulunan hücrelerde hasarın meydana gelmesi ile başlayan hastalık, yaşam kalitesini ciddi anlamda düşürmektedir. Kişiden kişiye belirtileri değişmekle birlikte genel olarak;

- El, kol, bacak, çene ve yüzün titremesi,

- Bradikinezi veya hareket yavaşlılığı,

- Genel olarak bacaklarda veya gövdede rijitlik veya sertliğin oluşması,

- Postürel istikrarsızlık veya denge bozulması gibi belirtiler, Parkinson hastalığında sık karşılaşılan belirtiler olarak tanımlanmaktadır. 

Parkinson hastalığı tanısı nasıl konulur?

Genel olarak tüm hastalıklarda en önemli şey, erken dönemde hastalığa tanı konulması ve gerekli tedavi işlemlerinin başlatılmasıdır. Parkinson hastalığı da erken dönemde teşhis edilmesi durumunda hastanın sağlığına yeniden dönmesi ve yaşadığı sıkıntıların giderilmesi mümkün hale gelmektedir.

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanları, bu hastalığın erkeklerde daha sık görüldüğünü ancak kadınlarda da görülebilen bir hastalık olduğunu belirtmektedir.

Parkinson hastalığı tanısı koymak ise günümüz tıp teknolojisi sayesinde çok daha kolay bir hale gelmiştir. Son yıllarda Avrupa’da sıklıkla kullanılmaya başlanan DAT Scan, beynin dopamin havuzunda ne kadar dopamin kaldığını gösteren bir görüntüleme yöntemidir.

Tarama ile beyindeki domain seviyesi belirlenir ve hastalığın hangi aşamada olduğu daha net bir şekilde belirlenerek tedavi süreci ve uygulanacak tedavi yöntemi de bu şekilde belirlenmiş olur. 

Dopmain, insan beyninde doğuştan itibaren ölüme kadar bulunur. Ancak doğumdan itibaren 40 yaşına kadar dopmain seviyesi daha yüksek iken bu dönemden sonra azalmaya başlar.

Azalması normal olarak görülse de norm değerlerinin üzerinde bir azalma meydana geldiğinde, kişilerin yaşam kalitesini ciddi anlamda düşürmeye başlar. Yukarıda da saydığımız gibi el, kol, bacak, çene ve yüzde titremenin meydana gelmesi gibi bariz belirtiler, kişinin yaşam hakkını ipotek altına alır ve zamanla ciddi problemlerin oluşmasına neden olur.

Parkinson DAT Scan tam da bu anlamda hastalığa tanı koymada ve hastalığın hangi evrede olduğunu belirlemede yardımcı olan bir görüntüleme yöntemi olarak kendini gösterir. 

DATScan nasıl yapılır?

Parkinson hastalığı tanısı koymak için tıp dünyasına geliştirilerek sunulan DAT Scan teknolojisi, sonuca göre tedavi planlaması yapmaya yardımcı olmaktadır. Tarama yaptıracak hastanın öncelikle kan şekeri ölçülür, kan şekeri istenilen ölçüde ise damar yolundan radyoaktif madde enjekte edilir.

Radyoaktif maddenin vücuda yayılması için bir süre beklendikten sonra DAT Scan taraması yapılır. Ancak önemli bir konuyu belirtmekte yarar var; tarama yaptıracak kişinin işlemden en az 6 saat önce aç olması gerekmektedir. 

DATScan taraması, hibrit bir görüntüleme yöntemidir. Yani tek seansta Parkinson hastalığına tanı koymayı kolaylaştıran bir işlem olduğunu söyleyebiliriz. Yüksek kalitede, anatomik detay alınarak gerçekleştirilen görüntüleme sonucu, hastaya nasıl bir tedavi uygulanacağını belirlemede oldukça etkili bir yöntemdir. 

Erken dönem tedavi yaşam kalitesini arttırıyor

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanlarının verdiği bilgilere göre, erken dönemde tedavi altına alınan Parkinson hastalığı, kişinin yaşam kalitesini yükseltmektedir. Erken dönemde dopaminerjik ilaçların kullanılmaya başlaması, kişilerin yaşam kalitesini arttırırken aynı zamanda hastalığın seyrinin yavaşlaması da sağlanmaktadır.

Bu yüzden Parkinson hastalığı şüphesi olan kişilerin tarama için geç kalmamaları ve hastalık bulgusuna rastlanılmış ise kesinlikle tedavi olmaları gerekmektedir. 

Parkinson hastalığı tedavisi ilaçlar yapılmakla birlikte fiziki bir hastalık olduğu için bazı egzersizler de tedavinin daha başarılı olmasına yardımcı olmaktadır. Fizik tedavi ile dil ve konuşma terapileri gibi tedaviye yardımcı olan egzersizlerin uygulanması, hastalık sürecinin daha erken sürede son bulmasına yardımcı olmaktadır. 

DAT Scan nerede yapılır?

Gelişmiş modern tıp teknolojisinin hayatımıza girmesi sayesinde birçok hastalığı önceden tanılamak mümkün hale gelmiştir. Ciddi anlamda hayatı zorlaştıran ve hastalığa yakalanan kişilerin yaşam kalitesini düşüren Parkinson hastalığına erken sürede tanı koymayı sağlayan DAT Scan, gelişmiş devlet hastanelerinde ve özel hastanelerde yapılan bir işlemdir.

Ancak devlet hastanelerinde randevu alma zorluğunun bulunmasından dolayı daha çok özel hastanelerden randevu almak tercih edilen bir durumdur. Biyorad olarak anlaşmalı olduğumuz özel hastanelerden sizin için randevu alarak DAT Scan taramasını daha erken sürede yapılmasına yardımcı olmaktayız. 

DAT Scan fiyatları

Hastanelerin konumu, taramayı yapacak uzmana ve şehre göre fiyatlar değişmektedir. Bu nedenle DAT Scan fiyatları hakkında ayrıntılı bilgi almak için çağrı merkezi iletişim numaramız üzerinden ulaşmanız daha sağlıklı olacaktır.

Sağlığınızı ihmale bırakmadan, erken sürede tedavi olarak yaşadığınız sıkıntılarınızdan kurtulabilirsiniz. Gelecek günlerin daha sağlıklı ve mutlu geçebilmesi için 40 yaşından sonra düzenli olarak Parkinson hastalığına karşı DAT Scan yaptırmanızı öneririz.